Kim ne derse desin hepimizin her ortamda ilk aradığı şey değil midir huzur? Onun varlığı ile kendimizi daha güvende, daha mutlu, daha pozitif hissetmez miyiz?
Peki huzur sadece bir dış etken mi? Huzuru girdiğimiz ortamlarda, yakınımızdaki insanlarda mı aramalıyız? Tabi ki hayır. Huzur biziz aslında. Bizim hayatımız ve onu nasıl şekillendirdiğimiz…
Yedi alışkanlıkla hayatınızı daha huzurlu yapmaya var mısınız?
1. Uyanır uyanmaz ilk işiniz müzik açıp odanızı havalandırmak olsun. Biraz hareket amacıyla sonraya ertelemeden etrafı toparlayıp güzel bir kahvaltı ile güne başlayın. Ve kahvaltınızı mümkünse kendiniz hazırlayın.
2. Günün belirli zaman dilimlerinde nefes egzersizi yapın. Derin nefes alıp verirken hayallerinizi düşünmeye ve gülümsemeye de zaman yaratmayı unutmayın.
3. Müzik dinlemek gün içerisinde mutlaka 5 dakika da olsa yapacağınız bir etkinlik olsun. En sevdiğiniz müziği dinlerken birçok işi de aynı zamanda halledebilirsiniz.
4. Zamanla yarışırken kendinizi ihmal etmeyin. Örneğin; eve dönerken sevdiğiniz bir dükkana girip bir fincan kahveyle birkaç sayfa kitap okumak kadar huzurlu hissettirecek başka bir şey olabilir mi?
5. Beklentilerinizi insanlarla sınırlamayın. Kendi beklentilerinizi kendiniz karşılayın. Kendi kendinize alacağınız bir küçük hediye bir başkasının aldığı hediyeden daha kıymetli olabilmeli bazen.
6. Fotoğraf çekin. Sevdiğiniz objelerin, mekanların, doğal ortamların fotoğraflarını çekip bir albümde saklayın, baktıkça huzur bulacağınıza eminiz.
7. Bazı akşamlar sevdiğiniz yemekleri hazırlayın ve mum ışığında yemek yiyin. Mumum rahatlatıcı ve huzur verici etkisi herkes tarafından bilinen bir gerçektir.
Özetle; hayatın her anının tadını çıkarmayı bilin. "Yoğunluktan vakit bulamıyorum" demek yerine; "Ne olursa olsun kendime vakit yaratıyorum" diyenlerden olun. Çünkü sizin en kıymetliniz "kendiniz"siniz.
Unutmamanız dileğiyle…
