Yeryüzündeki insanların %75’i negatif enerji ile yaşıyor. Çoğu bu durumun farkında bile değil. Negatif enerji bu insanların hayatlarını maalesef ki ele geçirmiş durumda.
Bedenimiz bir enerji yayar ve yaydığı o enerjiyi geri alır. Yani pozitif enerji ve pozitif bakış açısı, pozitif olayları da beraberinde getirir.
Peki Nasıl Pozitif Enerji İle Dolabiliriz?
Öncelikle hayatınızın yönetimini elinizde tutun: Kararlarınızı başkalarının vermesine ve hayatınızı yönetmelerine izin vermeyin. Bu durum pozitif enerji ile dolmanızın önündeki büyük bir engeldir.
Negatif tüm düşünceleri olabildiğince uzağınıza itin: Bu işi başaramayacağım, başkaları benden daha iyi, bildiğim her şeyi unuttum, keşke hiç başlamasaydım… vb bir çok olumsuz düşünceyi farkında olmadan gün içerisinde sıklıkla kullanıyoruz. Peki bunları kullanmanın sizi negatif bir yaşam tarzına git gide sürüklediğinin farkında mısınız? Bu cümlelerden hemen kurtulun ve beyninize olumlu düşüncelerden oluşan pozitif sinyaller gönderin.
Yaptığınız her eylemin sizi mutlu eden yönleri mutlaka vardır. Onları düşünün! Yaptığınız işten keyif almayı bilmek de, o işi keyifli hale getirmek de sizin elinizde. Yeter ki mutluluğa ve pozitif duygulara odaklanın.
Seçimlerinizden korkup tereddüte düşmeyin: Yaptığınız seçimlerinizin tamamı aslında iyiliğiniz içindir. Kişi, kötülük doğuracak seçimleri psikolojik olarak zaten yapmaz. Bu seçimlerin kötü sonuçlar doğuracağına kapılırsanız mutlu olamazsınız.
Yaşadığınız her anı kabullenin: Hayatta var oluşumuz bize sunulmuş bir mucizedir. Yaşadığımız her an ise, bizlere verilmiş birer şans. Var oluşunuzun mucizesini kabullenin ve hayatı doyasıya yaşamak için bir adım atın.
Hiçbir şey için hiçbir zaman ‘’geç’’ değildir. İstediğimiz ve odaklandığımız sürece gücümüzün yetmeyeceği hiçbir eylem yoktur. İçimizdeki yüce güç harekete geçerse her şeyi pozitife dönüştürür. Doğru istekler, doğru adımlar ve doğru düşünceler.. İşte denklem bu kadar basit.
Kısaca; Benjamin Franklin’in söylediği gibi: ‘’Hayat; bir define avı değildir, hayatın kendi bir hazinedir.’’
